Berlin’de ne yenir: Amsterdam’dan sonra en fazla gittiğim ve gitmeyi sevdiğim Avrupa şehirlerinden birisi Berlin. Doğu-Batı kültürü inanılmaz Türk mahallesi ve güzel burgerleri. Burgermeister benim ilk tercihlerimden.
Az tarihle başlayalım mı?
Nazi dönemi ile beraber gelen Yahudi katliamı (Holocaust) ve sonrasında İkinci Dünya Savaşı büyük acılar yaşatmış ülkeye. İkinci Dünya Savaşı’nın son bulması ile Almanya batı tarafı Amerika, doğu tarafı ise Rusya güdümlü Batı yani Federal Almanya ve Doğu yani Demokratik Almanya (DDR ve GDR) olarak iki ülkeye bölünmüş. Doğu Almanya’nın başkenti Berlin olurken Batı Almanya başkentini Bonn’a taşımış. Berlin bölüşülemeyince o da ikiye ayrılmış.
Batı Berlin’e Avrupa’dan destek gelirken Doğu tarafındaki halk Batı tarafa geçmeye çalışıyormuş. Doğu Almanya yönetimi buna engel olabilmek için 1961 yılında şehri bir duvar ile ayırmış. Duvar yıkılana kadar onlarca insan ölmüş duvarın Batı tarafına geçmeye çalışırken. 1989 yılında doğu batı arasında görüşmeler devam ederken doğu tarafından birleşme olabileceğine dair sarf edilen sözler binlerce insanın Doğu Berlin tarafında duvara hücum etmesine neden oldu. Kapılardaki güvenlik güçleri bir süre ne yapacağını şaşırdıktan sonra insan seline engel olamadı ve doğu ve batı taraftaki halk duvarı dozerler ile yıkmaya başladı. 13 yaşımda idim 1989 yılında ve televizyondan insanların duvarı yıkmasını izlemiştim.
Berlin’de ne yenir 1 Hamburger!!!
İşte böyle başlıyoruz Berlin’i gezmeye. 1945 sonrası tamamı yıkılmış bir şehirden bahsediyoruz, inanılmaz çalışmışlar ve şehri 40-45 senede tekrar inşa etmişler. Karın tokluğuna çalışmış anlatılanlara göre tüm kadınlar.
“Doğum yapan her şey dişidir. Kadınların ezelden beri bildiği kâinatın dengelerini erkekler de anlamaya başladıkları zaman, dünya daha iyi bir dünya olmak üzere değişmeye başlamış olacaktır.”
– Kızılderili Atasözü
Alexanderplatz
Alexanderplatz bence hala Doğu Berlin ruhu yaşatan bir meydan, tramvay merkezi olması binaların yapısı ile Doğu tarafta olduğunuzu bağıra bağıra hissediyorsunuz. Meydanda Alex ve Galeria adında 2 büyük alışveriş merkezi var. Yemek ile alakanız var ise Galeria içindeki Gurme Markette aradığınız her şeyi bulabilirsiniz. Ama Gurme Market favorim Kurfürstendamm (Ku’damm) sonundaki Kaufhaus des Westens yani kısaca KaDeWe’nin en üst katındaki Gurme Market. Hem lezzetli yemek yemek hem de yemek ile ilgili alışveriş yapmak istiyorsanız harika bir yer. Alex ve çevresinde, Ku’damm ve KaDeWe gibi lüks markaların ağırlıkta olduğu yerler dışında en makul fiyata alışveriş yapabileceğiniz mağazalar var.
Zoologischer Garten ise Berlin hayvanat bahçesine ve Ku’damm’a ulaşabileceğiniz bir merkez. Zoologischer Garten’dan 2 dakika yürüyerek Ku’damm’daki Karstadt’tan da hediyelik ve market alışverişi yapabilirsiniz. Doğu Berlin’in sembollerinden olan trafik ışıklarında göreceğiniz Ampelsmann yani ampül adamların hediyeliklerini alacaksanız en makul fiyatlar Karstadt’ta.
Ku’damm’ı bitirdiniz, Karstadt’tan alışverişinizi yaptınız hediyelikleri toparladınız Kaiser-Wilhelm-Gedächtniskirche yani yıkık kiliseyi gezip yolun devamında Tauentzienstraße üzerindeki KaDeWe’yi de tavaf ettikten sonra artık acıktık derseniz KaDeWe’nin en üst katındaki New Burger güzel bir seçenek. Ben kuzu etinden yapılma harika bir burger tercih etmiştim, fiyatlar az tuzlu.
Berlin’de ne yenir
East Side Gallery
East Side Gallery Berlin duvarının ayakta kalan 1.3 km’lik parçası. 100’den fazla sanatçının resimleri ile tam bir açık hava galerisine dönüşmüş. 1,3 km’lik duvarın bir ucunda Ostbahnhof durağı (S) diğer ucunda Varşova köprüsünü geçtikten sonra varabileceğiniz Schlesisches Tor (U) durağı var. Biri ile gidip diğeri ile dönebilirsiniz. Tavsiyem Alexanderplatz’ı gezdikten sonra S’e binip Ostbahnhof durağına gelip duvar gezisine başlamanız ve duvar bitimi ile Burgermeister Schlesisches Tor da burgerinizi ve buz gibi Rothaus biranızı yudumladıktan sonra Schlesisches Tor durağından Markthalle Neunya da Kreuzberg’e gelmeniz.
Hamburger yazısı olacaktı seyahat yazısı oldu bu:) hani Berlin’de ne yenir diyorduk?
gezilecek yerler internette çok var ben kısaca raylı sistem olayını da anlatıp çekiliyorum. Raylı sistem 3’e ayrılıyor U-Bahn (U), S-Bahn(S) ve tramvaylar. Tramvaylar sadece Doğu Berlin tarafında işliyor. Caddeden gittikleri için etrafı seyredebilmek adına çok keyifliler. Nazlı ile binip iki durak sonra inip az yürüyüp tekrar bir iki durak gittiğimiz oldu. S yer üstünden giden tren hattı, U ise metro hattı. Metro hattında istasyonlar sık tamirata alınabiliyor. Böyle durumlarda istasyonlardaki anons ve yönlendirmeleri takip edin.
Panik olmayın çünkü gitmek istediğiniz noktaya giden mutlaka başka bir araç var. Berlin’de kaybolmak hemen hemen imkansız, tutun ki bir mucizeye imza atıp kayboldunuz, bunu Türkçe az yüksek sesle yanınızdaki ile konuşurken hemen bir Türk yanınıza gelip size yardım ediyorJ S ve U hatları bir çok noktada kesişiyor.
Hava alanındaki Welcome noktasında satılan Welcome Berlin Card’ları var. Bu Card’lar ile tüm toplu taşıma araçlarını ücretsiz olarak kullanabiliyorsunuz. Ayrıca bu kartın müze adasında geçen şeklini alırsanız müze adasındaki 5 müzeyi de ücretsiz gezebiliyorsunuz.
Berlin’de ne yenir